Sanayi Şirketlerinin Yeniden Yapılanması Manisa’yı Yakından İlgilendiriyor…

city-planning[1]Ekonomik yapıdaki değişiklikler, sanayi şirketlerindeki reorganizasyon hareketlerini güçlendirdi. Geçtiğimiz yıllarda imalat sanayi alanındaki bir çok uluslararası firma mülkiyet yapılarında değişiklikler yaptı. Satın almalar yoluyla büyüyenler, sermaye yapılarını güçlendirenler oldu. Bazı sanayi şirketleri ise, birleşmelerle büyümeyi tercih etti. Yurtdışında doğrudan yatırım yapan Türk şirketleri de sayıca artıyor.

İmalat sanayinde önemli yer tutan Manisa OSB, çevresindeki mal ve hizmet sağlayıcıları ile birlikte yeniden yapılanma hareketinden ayrı değerlendirilmemeli. Burnumuzun dibindeki ana sanayici grupların iktisadi kararları, bir çoğu Manisalı olan tedarikçileri yakından ilgilendiriyor.

Ekonomik krizin derinleşmesi, yurtdışından gelen doğrudan yatırımların tempo kaybetmesine yol açabilir. Doğrudan yatırımcı, ekonomik koşullar biraz olsun istikrar kazanana dek, “temkinli iyimserlik” (tercümesi, kötümserlik oluyor) görünümünü sürdürebilir. Ama bu arada, portföy yatırımları ve ortaklıklar yabancı sermaye açısından daha cazip hale gelebilir.

Bu noktadan sonra, Manisa’daki ana sanayicilerin kendi aralarında ve orta ölçekli sanayi ile kurması gereken iletişim şekli, ekonomik krizin olumsuz etkilerini paylaşmak olmalı. Büyük sanayi kollarının orta ölçekli sanayi ile işbirliğinde, bilinen uluslararası tecrübeleri gözden geçirmek için vakit hala geç değil.

Hızlı sanayileşen ve risklere karşı kendini koruyan yerel sanayicilik organizasyonlarında dikkat çekici başarılar incelendiğinde, mülkiyet yapılarının birbirine çeşitli yöntemlerle bağlanması dikkat çekiyor. Örneğin Japonya’da uygulanan yerel dokuya paralel holdingleşme modeli başarıya ulaşmış nice modelden biridir.

Tedarikçi yapımızın dinamiklerine tekabül eden “tersine mühendislik” uygulamaları, büyük sanayicilerden ayrılan çalışanların kurduğu orta ölçekli yenilikçi ve rekabetçi firmaların büyüklerle ve küçük ölçeklilerle kurduğu hissedarlık ilişkileri, bugünkü satın almacı mantıktan daha uygun sonuçları zorlayabilir. Bu konuyu, ayrıntı ve örnekleriyle teknik bir yayında dile getirmeyi planlıyorum.

Benim esas derdim, ana sanayici ile birlikte ona mal ve hizmet sunan Manisa kaynaklı orta ve küçük ölçekli sanayicinin, kriz dönemini firmasını kapatmadan veya satmadan atlatabilmesi. Batı ülkelerine göre, kriz yönetimi konusunda deneyimli görünüyoruz, orası doğru. Buna karşın, krizde ayakta kalan veya erozyona uğramayan şirketler, bu başarılarını, bir ortak organizasyon, bir dayanışma modeli çerçevesinde inşa ediyor değiller. Ana sanayideki kurumsal yönetim yapısı, ürün yeniliği ve üretim yeniliği konularında şirket bürokrasisinin izin verdiği ölçüde başarılı olabiliyor. Aşırı kurumsallaşmanın, uluslararasılaşmanın, yeni ürün ve süreçleri zamanı gelmeden tüketiciye ulaştırmama politikasının da etkisi büyük.

AR-GE için getirilen vergi teşvikleri, çeşitli alanlarda sağlanan KOSGEB destekleri, prim indirimleri gibi tedbirler gerekli ama yeterli değil. Taşra sanayicisinin formelleşme konusunda nitelikli uzman desteğinden yararlanması henüz sanıldığı boyutlara ulaşamadı.

Demek ki; Manisa’daki büyükten küçüğe tüm sanayi kuruluşlarının önünde duran birden fazla problem var.

Çözüm için; öncelikle, mülkiyet yapılarındaki değişikliklere karşı, yerel olarak ayakları yere basan, çalışabilir bir sermaye yapısı geliştirmek, orta ölçeklilerle küçük ölçekliler arasında açılıyor görünen mesafeyi, finansmandan insan kaynağına uzanan proje ortaklıkları ile kapatmak gerekiyor. 

Ardından; teknoloji geliştirme konusunda, KOBİ’lerin desteklenmesi ile ilgili bürokratik engelleri tek elden aşmaya çalışmak şart. Türkiye’de sayıları 10’u aşan teknoparklardan bir yenisinin Manisa uygulaması için, ekonomik şartların gösterdiği çizgide ilerlemek gerekiyor.

2008 yılının zorlayıcı şartlarında varlığını sürdürmek ve uzun vadeli, “sürdürülebilir” üretim şartları oluşturmak, sanayici bakımından olduğu kadar, Manisalının iş şartlarını da etkileyen konular.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir