Etiket arşivi: kur politikası

Enflasyonda Bir Adım Yukarı

Merkez Bankası Aralık Ayı fiyat gelişmelerini açıklandı. Raporun kamuoyunda yeterince tartışılan bölümlerine tekrar değinmeye gerek yok. 2016 sonu itibariyle %8,53’lük bir Tüketici Enflasyonu, hedeflerin üzerinde olduğu kadar önümüzdeki bir kaç ay daha devam edebileceği anlaşılan etkileri de ortaya koyuyor. Gıda, enerji, döviz kuru ve vergi ayarlamaları ekseninde yüksek artış sergileyen enflasyondan geçici etkiler elbette arınacaktır. Ancak anlaşılan o ki bir yıllık fiyat artışları toplamı üzerinde vergi ayarlamalarının etkisi %1,57 ile sürpriz oluşturuyor. Yani vergi artışları olmasa hedefin yakalanması mümkün iken yüksek artış oranı nedeniyle hedefin üzerinde bir endeks değerine ulaşılmış.

Geçici etkilerin Ocakta da devam edeceği varsayımıyla dahi fiyat istikrarının hedefler çerçevesinde gerçekleşmeyeceğini söylemek için erken. Yönetilen fiyatlarda Merkez Bankası’nın bir sorumluluğu olmadığını da herkes bilecek durumda. Buna karşın çekirdek enflasyondaki bozulma 2017 hedeflerinin zora gireceği yönündeki karamsar tahmincilerin eline ciddi bir koz veriyor. Dolar kuru 2017’nin ilk haftasındaki 3,60TL’lık seviyesi ile fiyat baskısının ileriki aylara taşınacağını gösteriyor. Beklentileri de bozan bu faktörler, ücret seviyesinde ve faiz haddinde yukarı yönlü talepleri artırabilir. Enflasyonda Bir Adım Yukarı yazısına devam et

Dengeli Bir Ekonominin Tarifi Değişiyor

Avrupa’daki borç sorununun yayılma riski Euro’yu derinden sarsıyor. İhracat pazarımızın ilk sırasında yer alan Euro Bölgesi’nin ekonomik durumu Türkiye için çok önemli. İlk olarak bu bölgenin para birimindeki değer kaybı, zaten yeterince değer kazanan TL’nin değerini artırıp, ihracatı baltalıyor. İkincisi, doların değer kazanmasına yol açarak, hammadde ithalatındaki zorunlu harcamanın TL cinsinden değerini artırıyor.

Türkiye’nin ihracat para birimi öncelikle Euro, ithalatta ise Dolar’ın önemli bir ağırlığı var. Dolayısıyla, Türkiye için olabilecek en kötü kur kompozisyonu, Euro’nun değer kaybedip, Dolar’ın değer kazanması olgusunun aynı anda gerçekleşmesidir. Dolar’ın devlet borçlarının kompozisyonundaki ağırlığını ve değer kazanmasının milli gelirin döviz cinsinden hesabındaki moral etkisini dikkate aldığımızda konu bambaşka bir nitelik kazanıyor.

Bu tablodan hareketle, Türkiye ekonomisinin yönetiminde bazı kritik anlayış değişikliklerinin değerlendirilmesi gereği ortaya çıkıyor. Belli ki bundan sonra, kamu maliyesinin durumu -özellikle borçlanma değerleri- dünya ekonomisi bakımından yeniden gözde bir değerlendirme aracı olacak. Dengeli Bir Ekonominin Tarifi Değişiyor yazısına devam et