Etiket arşivi: istihdam

Beklentiler ve Gerçekler

Ekonomi alanında son aylarda meydana gelen gelişmelerin tüketiciyi etkilediği anlaşılıyor. Aynı şekilde reel kesimin üretim konusunda beklentilerini hızlı bir gözden geçirmeye tabi tuttuğu da bir başka gerçek. Fakat beklentilerle gerçekler arasındaki fark gereğinden fazla açıldığında, bazı uyarılara kulak asmanın zamanı gelmiş oluyor. Geçtiğimiz 18 aylık dönemde hızlı bir değişim yaşayan ekonomik göstergelerin yorumlanması konusundaki sorunları gidermeye katkı sağlamak için 2008 yılının Eylül ayı ile bugünü karşılaştırmakta yarar görüyorum.

Böyle bir karşılaştırma bize gösteriyor ki; maalesef krizden önceki ekonomik performansı henüz yakalayabilmiş değiliz. Özellikle işsizlik konusundaki direnç çok güçlü… Milli gelirdeki küçülmeye paralel olarak sanayi üretimi hala 2008 yılının gerisinde. Keza kapasitedeki boşluklar devam ediyor. Mevcut göstergelerin yorumlanmasında, tüketiciyi ve üreticiyi yanıltan konu, istatistiklerin kıyaslandığı dönemin doğru zaman dilimi olmadığı. Daha doğru değerlendirme için, baz dönemini sıfır noktası oluşturabilecek bir devreye çekince, gerçekler daha net görülebiliyor. Beklentiler ve Gerçekler yazısına devam et

İşsizlik paylaşılmaz paylaşılırsa işsizlik olmaz…

Yayınlanan son rakamlar işsizlik oranında yavaş da olsa bir azalmanın başladığını gösteriyor. Buna karşın işsizlik seviyesi ne uluslararası derecelendirme kuruluşlarının ne de borsa yorumcularının gündemine giremedi. Hükümet prim desteğinin uzatılması gibi konularda duyarlı davranıyor. Buna karşın Teşvik Paketinin içinde yer alan kamu istihdamının artırılması konusundaki tedbirler, henüz uygulamaya geçmedi.

Ekim 2009 dönemi içerisinde işsizlik oranı, bir önceki döneme göre %0,4 gerilemiş ve %13 olarak gerçekleşmiş. Geçen yılın Ekim ayındaki işsizlik ise bugüne göre %1,8 oranında daha düşük. Ekim ayından bugüne iktisadi faaliyet hacminde inişli çıkışlı da olsa pozitif bir eğim gözlendiğine göre işsizlik sorunu da nispi bir gerileme gösterecek gibi.

Gündelik göstergeler dışında işsizlikle ilgili daha kalıcı cevaplar aramak için doğru soruları sormamız gerekiyor.  İlk soru işsizliğin azalma sebebi nedir? İşsizlik paylaşılmaz paylaşılırsa işsizlik olmaz… yazısına devam et

2010 yılı için iş hayatının öncelikleri

20102009 gibi durgunlukla geçen yıllar firmalar ve hanehalkının işlerin azalmasını fırsat bilip şapkayı önüne koyduğu zamanlardır. Bu kez öyle olmadı. İşler durgundu evet, ama nakit verimliliği düşük bir iş temposu da iş dünyasının yakasını bırakmadı. Kaybedilen müşteriler, yatırım gerektirmeyen yeni sektörlere girme isteği, iflas edeceği anlaşılan borçludan son anda alınan bir senet…

Reel sektör 2009 boyunca tümüyle nakit takibine endeksli bir dönem geçirdi. Bu arada firmalarını yeniden yapılandırmaya çalışanlar; özellikle inovasyon ve verimlilik odaklı iş modelleri ilgiyle izlendi. Bir kısmı uygulanamadı, eğer krizden çok büyük zararla çıkılmadıysa uygulanması bir başka bahara kalan tedbirler listesinde kalmaya devam etti. Özellikle risk yönetimi ile ilgili seminerler ilgiyle izlendi. Krizden önce riskleri hatırlatan muhasebeciye, “yahu sen bunları bize niye anlatmadın ağabeycim” diye çıkışıldı.

2010’a girerken gündemdeki politik gelişmelerin yankıları firma ve bireylerin şikâyetlerini ülke gündeminden uzaklaştırmaya devam ediyor. Buna karşın, yeni yılla birlikte kendi koşulları ile yüzleşmek zorunda kalacak tüketici, ertelenen tüketimini hayata geçirmek için aradığı koşulların oluştuğunu en azından henüz düşünmüyor. 2010 yılı için iş hayatının öncelikleri yazısına devam et

Yeşilkart mı Greencard mı?

Greencard ya da YeşilkartKamu açıklarıyla ilgili sıkıntılar gündeme geldiğinden beri, ağırlıkla vergi gelirleri ile ilgili tedbirler su yüzüne çıktı. Devlet, yeni gelir kapıları ararken, vergi mükellefi de “zaten krizdeyiz, yoksa yeni vergiler mi geliyor?” endişesini yaşıyor.

Vergi gelirlerinin tahsilâtı için kamu gücünün verdiği tüm cebri tahsilât imkânları kullanılıyor. Hesaplara bloke uygulanıyor, araç yakalama emirleri imzalanıyor. Bu arada, bütçe imkânlarının ekonomik ve fonksiyonel sınıflandırması itibariyle değerlendirilmesinde ortaya çıkan gerçekler, gelir artışı sağlamanın dışındaki olanakların da zorlanmasına gereksinim duyulduğunu vurguluyor. Kamu giderlerini azaltıcı müdahalelerden bahsediyorum. Devlet harcamalarındaki uygun dağılımın sağlanması ile ilgili konuları gündeme getirmek istiyorum. Yeşilkart mı Greencard mı? yazısına devam et

Ekonomide Aradığımız İstikrar Olmalı…

‘Dünya ile bütünleşme’, ‘küreselleşme’ kavramları, son on yılın en sık kullanılan ifadeleri oldu. Türkiye ekonomisinin dünya ile mal ve hizmet alış-verişi arttı. Avrupa Birliği ile müzakerelerin başlaması, yüksek faiz getirisi sağlayan bir ülke olarak Türkiye’nin dış yatırımlar bakımından cazip ülkeler arasında sayılmasına yol açtı. Buna karşın, krizle birlikte, ‘istikrar ve sürdürülebilirlik’, ekonomiler için önemli göstergelerden biri haline geldi. Türkiye ekonomisinin büyüme dinamikleri ise geriye dönük 30 yıllık bir perspektifte değerlendirildiğinde maalesef istikrar konusunda oldukça yetersiz kalıyor. Ekonomide Aradığımız İstikrar Olmalı… yazısına devam et

Büyüme, İşsizlik ve Verimlilik

İki gün önce yayınlanan istihdam istatistikleri, Türkiye genelindeki işsizlik oranının, 2005 yılının Eylül ayı itibariyle % 9,7 olduğunu gösteriyor. Hesaplama tekniğindeki sınırlamalar bir yana, son 4 yıldaki % 25’lik büyümeye rağmen, işsizlik oranının düşmeye direnmesinin nedenleri üzerinde düşünmek, boş bir çaba sayılmaz sanıyorum. Büyüme, İşsizlik ve Verimlilik yazısına devam et