Doğuş grubuna ait bir ekonomi dergisi olan CNBC-E BUSİNESS ilkini geçen yıl yayımladığı “Türkiye’nin Yaşanabilir Şehirleri” araştırmasının bu yılki versiyonunda (Eylül, Burak Mavi) deprem riski, suç oranı, sanata ve spora olan ilgi, hava kirliliğinde ve trafikte ne durumda olunduğu, yeşil alanların miktarı, kişi başına düşen doktor ve hastane sayıları gibi 34 kriteri göz önünde bulundurmuş. Detaylar bir tarafa analiz için belirlenen altı ana parametre şunlar: Eğitim, sağlık, ekonomi, kent hayatı, güvenlik ve kültür-sanat. Araştırma için Maliye, Bayındırlık, Tarım ve Köy İşleri, Sağlık, Turizm ve Kültür bakanlıkları, Türkiye İstatistik Kurumu, Karayolları Genel Müdürlüğü, Trafik Şube Müdürlüğü, Emniyet Genel Müdürlüğü, Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü, Elektrik Dağıtım AŞ, ve uluslararası araştırma şirketi Deloitte‘un hazırladığı “İllerin Rekabet Endeksi Araştırması” verileri kullanılmış. Oluşan sıralama şu şekilde:
“Ankara, Eskişehir, İstanbul, Antalya, Trabzon, Edirne, Isparta, İzmir, Artvin, Kırklareli, Kırıkkale, Bolu, Kocaeli, Karabük, Karaman, Sinop, Elazığ, Mersin, Kayseri, Zonguldak, Muğla, Bursa, Çanakkale, Samsun, Kastamonu, Adana, Uşak, Balıkesir, Denizli, Gümüşhane, Rize, Burdur, Yalova, Nevşehir, Erzurum, Kütahya, Aydın, Giresun, Tekirdağ, Bartın, Malatya, Manisa, Niğde, Kırşehir, Sivas, Çankırı, Ordu, Erzincan, Çorum, Tunceli, Amasya, Adıyaman, Kahramanmaraş, Bilecik, Kilis, Tokat, Konya, Sakarya, Osmaniye, Bayburt, Hatay, Gaziantep, Düzce, Aksaray, Afyonkarahisar, Bingöl, Yozgat, Van, Iğdır, Siirt, Bitlis, Mardin, Ardahan, Kars, Muş, Batman, Şırnak, Şanlıurfa, Hakkâri, Diyarbakır, Ağrı.”
Rakamlar yalan söylemez
Üzerinde durmak istediğim konu ilk 5 sırasını Ankara, Eskişehir, İstanbul, Antalya, Trabzon’un oluşturduğu listede Manisa’nın nasıl olup da 42. sırada yer aldığı değil. Belirlenen ölçütlerin ve bilgisine başvurulan kurum ve kuruluşların güvenilirliğini kabul etmemiz gerekiyor. Benim sorun olarak gördüğüm nokta bize, Manisa’yı daha çağdaş ve yaşanabilir bir şehir kılabilmek için katkı sağlamayacak şu bakış açısı: Manisa kesinlikle Artvin, Karabük, Sinop, Çanakkale, Uşak, Bartın, Burdur gibi illerin gerisinde olamaz!
Türkiye’nin dört bir tarafındaki yerel basın organlarında CNBC-E BUSİNESS dergisinin bu araştırması tartışıldı. Genel olarak herkes sıralamadan şikâyetçi. Sebep olarak da, “Listede üst sırada yer alan filanca vilayet küçük, geri kalmış bir yer olduğu halde nasıl olur da bizim şehrimizden daha üst sırada olabilir!” kıvamında yazılar yazıldı, sözler söylendi. Hâlbuki rakamlar gerçekleri son derece soğuk ama bir o kadar gerçekçi biçimde gözler önüne seriyor. Manisa’nın sahip olduğu kaynaklara oranla çok gerilerde olduğunu gösteren araştırma, alınabilecek önlemlerin bir an önce tartışılması gerektiğini gösteriyor. İlerleyen yazılarımızda bu konu üzerinde biraz daha derinlemesine duralım.
İşaret etmeye çalıştığınız gibi Manisa’da bir “kaynakların kötü/yetersiz kullanılması” sorunu mevcut. Bunun da nedeni sanıyorum fabrikalarla dolup taşan sanayii şehrin yaşantısının da tabiri caizse “otomasyonlaşması”dır. Gerek yaşam standartlarının bu kadar düşükken mevcut fabrikasyon sisteminin sürdürülebilir olması, gerekse bir yazınızda da değinmiştiniz, şehrimizin farklı illerden de göç alıyor olmasından ve bu insanların Manisa’dan çok şey beklemeyip sadece geçimlerinin yetiyor olmasından yani değişim yanlısı olmamalarından dolayı ilimiz kalkınamamaktadır…
İllerin sıralaması konusunda Mardin 72. sıradaymış. Doğru bir tespit olduğu kanısındayım. Mardin Kızıltepe ilçesinde ikamet etmekteyim. Her şeyin kıt ve elverişsiz olduğu bir şehir. Diğer illerde yaşayan, örneğin Hakkari, Bitlis vs. arkadaşlara göre evla sayılabilecek bir yer. Mezopotamya’nın beşiği. Tarihin günümüze aksettiği bir yer. Fakat hem iklim hem de terörün kötü etkilerinin fazlasıyla hissedildiği bir yer aynı zamanda. İnsanlar yaşıyor ama vazgeçmiş ve kanıksamış bir şekilde.
Türkiye topraklarında yaşayan bütün insanların hakkı her şeyin en iyisi ve kalitelisi diye düşünüyorum. Ama bunlara bir de sahip çıkmak var. Emin olun ki devlet sistem içinde buralardan elini eteğini çekmiş değil. Malesef, insanlarımız, hepsi demeyelim ama bir kısmı, istemediklerini şöyle dile getiriyorlar: Biz böyle iyiyiz. Ve ben de diyorum ki değişim kaçınılmazdır. Neden Mardin yaşanabilir iller sıralamasında 72. sırada kalsın ki; neden onuncu, beşinci ya da ilk üçte yer alamasın ki?