Büyüme ve Cari Açık

2005 yılının ilk dokuz aylık döneminde Türkiye ekonomisi % 5,4 oranında büyüdü. Basına % 7 olarak yansıyan 2005 yılının üçüncü çeyreğine ilişkin (Temmuz, Ağustos, Eylül) büyüme rakamı, kullanılmaya çok elverişli değil. Yine de, büyüme istatistikleri incelendiğinde 2005 yılı hedeflerine ulaşılacağı anlaşılıyor.

Büyümedeki bu performans hem seviye olarak, hem de süreklilik bakımından dikkat çekici. Türkiye ekonomisi 45 aydır aralıksız büyüdüğüne göre, bu aralıksız büyümenin dinamiklerini gözden kaçırmamak gerek.

2003’ün de dahil edildiği son üç yılda büyümenin sektörel motorunun hizmet ve sanayi olduğu anlaşılıyor. 2005 yılı içinde, özellikle inşaat sektöründeki % 19,7’lik büyüme, bu yılın lokomotifinin inşaat olduğunu gösteriyor.

Cari açık konusundaki gelişmelerde ise olumsuzluk devam ediyor. 2005 yılı içerisinde cari açığın 17 milyar dolara çıkması ve açığın finansmanı ve nedenleri üzerinde düşünmeye değer bir olgu. Öncelikle, cari açığın herhangi bir risk göstergesi olmadığı konusuna katılmak mümkün değil. Ekonomi öğrenimi gören herhangi bir kişiye, makro ekonomik amaçlardan dördünü say deseniz, büyüme, fiyat istikrarı ve istihdamın gelişmesinden sonra, size dış dengeyi söyleyecektir.

Cari dengede açık meydana getiren unsurların yatırım ve ara malları ithalatından kaynaklandığı, dolayısıyla uzun vadede ihracatta sağlanan yükselişle telafi edileceği görüşüne de katılmıyorum. Zira, 2004 yılında toplam ithalat içerisinde tüketim malları ithalatının artış hızı % 54,8 iken, aynı dönemde ara malları, yani üretimde kullanılan mal ithalatının artış hızı % 35,8 de kalmış. Yine 2004 yılında, ithalat içerisinde taşıt ithalinin artış hızı % 90 iken, yatırım malları ithali artış hızı % 53, 6 düzeyinde. Keza kapasite kullanım oranları, üç yıldır % 75-80 arasında seyrediyor. İşsizlik oranlarında da önemli oranda bir düşme görünmüyor.

Aynı sonuca kaynak-harcama dengesi rakamlarından da ulaşılabilir. Yatırım malı ve ara malları ithal ederek cari açığı ihracatla kapatacak bir ekonomi, 2005 dahil 4 yıldır üst üste dış ticaret açığı veriyor. Ancak, ihracat 2003 ve 2004 yıllarında sırasıyla % 16 ve % 12,5 artarken, ithalat, aynı dönemde sırasıyla, % 27,1 ve % 24,7 artıyor. 2005 yılının ilk dokuz ayı için ihracat artışı % 5,8. İthalat artışı, geçen yılın aynı dönemine göre % 10,1 seviyesinde.

Demek ki, cari “açık” ve içeriği konusunda söylenenlerin büyük bölümü “açık” değil. Ama, her “açığın” bir finansmanı olması gerektiği çok açık.